Gözaltı ve cezaevi koşullarında uygulanan işkence yöntemleri, ulusal ve uluslararası yasalara aykırılık teşkil ediyor.
haber için tıklayınGözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu: Bu yıl 55 başvuru aldık
Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu, bu yıl kendilerine 55 kadın mahpusun başvurduğunu açıkladı.
haber için tıklayınCİNSEL ŞİDDETE KARŞI HUKUKİ YARDIM DERNEĞİ’NİN 5. OLAĞAN GENEL KURUL DUYURUSU
Cinsel Şiddete Karşı Hukuki Yardım Derneği 5. Olağan Genel Kurulu’nu yapmak üzere 29.06.2024 tarihinde saat 10.00-16.000 arası derneğin Kuloğlu Mah. Turnacıbaşı Sok. Fikret Tuner İşhanı No: 39/2 adresinde aşağıdaki gündemle toplanacaktır. Anılan tarihte çoğunluk sağlanamaması halinde ikinci toplantı aynı gündemle 6.07.2024 tarihinde saat 10.00-16.000 arası derneğin Kuloğlu Mah. Turnacıbaşı Sok. Fikret Tuner İşhanı No: 39/2 adresinde yapılacaktır.
Üyelerimize ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
GÜNDEM
1- Açılış ve Saygı Duruşu
2- Divanın Oluşturulması
3- Başkanın Konuşması
4- Konukların Konuşması
5- Yönetim Kurulu Çalışma Raporu, Mali Rapor, Denetleme Kurulu Raporunun Sunumu ve Tartışılması
6- Yönetim Kurulu Çalışma Raporu, Mali Rapor, Denetleme Kurulu Raporunun İbrası
7- Tahmini Bütçenin Sunumu ve İbrası
8- Tüzük Değişikliği
9- Genel Kurulda Alınacak Kararlar
10- Seçimler
11- Kapanış
Cinsel Şiddete Karşı Hukuki Yardım Derneği
Kuloğlu Mah. Turnacıbaşı Sok. Fikret Tuner İşhanı
No: 39/2 Beyoğlu-İstanbul
Tel: 0212 245 45 93
Faks: 0212 245 45 94
E mail: hukukiyardimburosu@gmail.com
Üsküdar Çocuk Şube’de 16 saatlik gözaltı: Psikolojik baskı ve avukatsız sorgu
Annelerine kendi yanlarında küfür edildiğini anlatan iki kız çocuğu “Bize ‘size sadece soru soracağız’ dediler fakat bu bir gözaltıydı. Yaklaşık 16 saat karakolda tutulduk” dedi. İHD Eş Genel Başkanı Keskin, “Çocuğun üstün yararı ilkesi ihlal edildi” dedi. DEM Parti Milletvekili Gergerlioğlu da çocukların Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü’nde maruz kaldığı uygulamaları İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu
haber için tıklayınEren Keskin, cezaevinde çıplak aramaya maruz kalan gazeteci Esra Solin Dal’ı ziyaret etti.
İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, her türlü eleştirinin yasak olduğu bir süreçten geçildiğini belirterek, muhalefete “muhalif seçiciliği” eleştirisinde bulundu.
haber için tıklayınKadına Yönelik Resmi Şiddet
Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Ofisi olarak 1997 yılından bu yana resmi güçler tarafından cinsel işkenceye maruz kalan kadınlara ve trans kadınlara ücretsiz avukatlık yapmaktayız.
Uzun yıllardır ofisimize çok sayıda kadın ve trans kadın başvurdu. İşkence yöntemleri dönem dönem değişse de işkencenin bir devlet politikası olduğu gerçeği hiçbir zaman değişmedi.
Bu yıl da 8 Mart nedeniyle bir kez daha ofisimize yapılan başvuruları kısaca değerlendirmek istiyoruz.
Son dönemde cinsel işkencenin devlet güçleri tarafından, yaşamın her alanında uygulandığını görmekteyiz. Çalışmaya başladığımız yıllardan bu yana işkencenin bir devlet politikası olması sonucu ve kadınlara yönelik cinsel işkencenin de uygulamada her zaman varlığını koruması durumu hiç değişmedi.
Ancak son birkaç yıldır gözlemlediğimiz şudur ki özellikle sokakta yapılan basın açıklamalarına yönelik polis saldırılarında, cinsel işkencenin çok yoğun olarak uygulanıyor olması. Örneğin, kadınların kendi izinleri olmadan vücutlarının, üzerlerinin aranması en çok başvurulan yöntemlerden biri. Yine özellikle gözaltı araçlarında ters kelepçe takılması, ters kelepçe takılan kadınların uzun saatlerce bekletilmeleri hatta bu bekletme sırasında hiçbir ihtiyaçlarının karşılanmıyor olması, özellikle regl dönemindeki kadınlar açısından bu ihtiyaç karşılanmadan yapılan bekletmelerin, çok önemli sorunlar doğurduğu görülmekte.
Yine çıplak arama tüm yoğunluğu ile maalesef devam etmekte. Örneğin 2023 Aralık ayı içinde Diyarbakır Cezaevinde yaptığımız görüşmede bir süredir kadın mahpus yakınlarının cezaevine gelmek istemediklerini çünkü ince arama adı altında çıplak aramaya maruz tutulduklarını, birçok cezaevinde de bu durumun yaşandığını saptadık.
Yine kadın mahpusların hastaneye, duruşmaya gidiş gelişlerinde benzer ince arama adı altında çıplak aram dayatmasının görüldüğünü tespit ettik. Özellikle geçtiğimiz 15 gün içinde Bakırköy Kadın Cezaevi’nde kadın mahpusların bulundukları koğuşlara erkek gardiyanların ve askerlerin girerek iç çamaşırlarına kadar varan aramalar yapılması da başvurular kapsamında tarafımıza iletildi.
Birçok kadın başvurucudan cinsel saldırıya varan şikayet başvuruları aldık. Ancak bizleri en çok ilgilendiren ve öfkelendiren başvuru, bizlere Şakran Cezaevi’nden yapılan bir başvuruydu. Başvurucu adli mahpus bir kadındı. Kamuoyuna açıklama yapmak istemiyordu. Sadece bize anlattığı bilgilerin bir kısmının kamuoyuyla paylaşılmasını kabul etti. Bu başvuruyla, 6 Şubat 2023 tarihinde Hatay’da yaşanan deprem sırasında cezaevi görevlilerinin, mahpuslara uyguladığı işkenceyi aşan uygulamalardan haberdar olduk. Bize başvuran kadın mahpusun anlattığına göre depremde cezaevi duvarlarının çatlaması yaşanan büyük korku mahpuslarda bir infiale neden olmuştu. Çok korkmuşlardı. Depremin oluşundan bir saat sonra infaz koruma görevlileri koğuşlara geldiler ve erkek, kadın, çocuk tüm mahpusları havalandırma bölümüne çıkardılar. Ancak havalandırma bölümünde, bize başvuran kadın mahpusun yanında yaşananlar, son derece korkunçtu. Kadın mahpus, bir komutanın bir erkek mahpusun kafasına ateş ederek onu vurduğunu ve bunun kadın mahpus tarafından ve cezaevi yönetimi tarafından da görüldüğünü, kadın mahpus ve diğer kadınların bir araca bindirildiklerini bu ring aracında 1 gün boyunca tutulduklarını, hiçbir ihtiyaçlarının karşılanmadığını yemek ve su verilmediğini anlatmıştır. Daha sonra şu anda bulundukları cezaevine sevk edildiklerini ama cezaevinin kapısında de cezaevine girmeden yine ring aracında 2 gün tutulduklarını burada da kendilerinin hiçbir ihtiyacı karşılanmadığını tarafımıza anlatmıştır. Bütün bu anlatılanlar son derece korkunçtur.
Yine trans kadınların da hukuk büromuza yıllardır çok yoğun başvuruları olmaktadır. Trans kadınlar yaşamın tüm alanlarında yolda yürürken dahi devlet şiddetine maruz kalmakta. Sadece dış görüntüleri nedeniyle valilik kararıyla yolları kesilerek kendilerine para cezaları kesilmektedir. Bu son derece ayrımcı bir uygulamadır ve maalesef bazı illerde hala varlığını devam ettirmektedir.
Trans kadınlar açısından yaşanan son örnek kamuoyuna yansıdı. Beyoğlu, Bayram Sokak’ta yaşayan trans kadınların bulunduğu evler mühürlendi ve bu evlerde yaşayan birçok yaşlı ve hasta trans kadın da maalesef ki devlet güçleri tarafından sokağa atıldı.
Kadına yönelik şiddet ve kadına yönelik cinsel işkence bir devlet politikası olarak çok uzun yıllardır varlığını devam ettiriyor. Bu bilinen bir gerçeklik. Bu arada şunu da söylemek gerekir ki Türkiye Cumhuriyeti devleti İstanbul Sözleşmesi’nden imzasını çekmiş olsa da hem kendi iç hukukunda hem de altına imza attığı başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi olmak üzere birçok sözleşmeyle işkence yapmamayı taahhüt etmiştir.
Kadınlar yaşamın her alanında işte, evde, sokakta, gözaltında, gözaltı araçlarında, cezaevlerinde her yerde şiddete maruz kalıyorlar. Maalesef ki uygulamada gördüğümüz şudur, Türkiye Cumhuriyeti devleti kadına yönelik şiddet konusunda hem kendi iç hukukunu, hem de uluslararası sözleşmeleri ihlal etmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilmiş birçok karar adeta yok sayılmaktadır.
Cinsel işkencenin belgelenmesi hala büyük bir sorun teşkil etmektedir. Savcılar ve mahkemeler maalesef ki sadece Adli Tıp Kurumu’nun raporlarını delil olarak kabul etmektedirler. Oysa Adli Tıp bir resmi bilirkişi kurumudur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Şükran Aydın kararında verdiği bağımsız bir hekimden rapor alınması gerekir kararı hiçbir zaman savcılık ve mahkemeler tarafından ciddiye alınmamıştır bugüne kadar.
Bir 8 Mart’ta daha resmi güçler tarafından kadına yönelik şiddetin en üst boyutlarda devam ettiğini söylemek durumundayız. Bizler Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Ofisi avukatları olarak çalışmalarımızı hiç hız kesmeden devam ettireceğiz.
Yaşasın 8 Mart
Kadına yönelik şiddete hayır!!!
Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze
Karşı Hukuki Yardım Bürosu
Av. Eren Keskin
Leman Yurtsever
İstanbul Sözleşmesi ve Sonrası
“İstanbul Sözleşmesi ve Sonrası” konulu panelimizin tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
haber için tıklayınMahkeme itirazı kabul etti: Soruşturma eksik yapıldı
Kocaeli Sulh Ceza Mahkemesi, Kocaeli 1 No’lu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden adli mahpus Duygu Koral’ın ölümüne dair soruşturmanın yeniden yapılmasını istedi. HABER: EVRİM KEPENEK
haber için tıklayınPANEL: İstanbul Sözleşmesi ve Sonrası
İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesinin ardından neler yaşandı ve neler yaşanıyor? Av. Jiyan Tosun yönetiminde Av. Aslı Pasinli, Av. Eren Keskin, Gazeteci Evrim Kepenek ve Feminist Feride Eralp “İstanbul Sözleşmesi ve Sonrasını” konuşacaklar. Panel, Karşı Sanat’ta 24 Aralık 2023 tarihinde 14:00-16:00 arası
Kocaeli F Tipi Cezaevi’nde ikinci şüpheli ölüm: Duygu Koral’a ne oldu?
Adli mahpus Duygu Koral’ın şüpheli ölümünden sonra başlatılan soruşturmada savcılık “kovuşturmaya gerek yok” (KYOK) kararı verdi. Koral Ailesi’nin avukatları Jiyan Tosun ve Jiyan Kaya, savcılığın eksik soruşturma yaptığı görüşünde: “Annesine anlattığı ‘taciz edildim’ iddiası araştırılmadı.”
haber için tıklayın